İBADETİ ALLAH’A AİT KILMAK (1)

İbadet, Allah’ın bizi yaratma ve nimetlendirme sebebidir. “Ben cinleri ve insanları yalnız bana ibadet için yarattım” buyruğu bu gerçeği söyler. İbadetin anlamı ise kulluk ve itaattir. Buna göre ibadet hayatın her alanında görülebilir. İnsanın dünyevi uhrevi hangi işinde olursa olsun yaratanına olan bağlılığı onu hatırında tutması onu sevip sayması ona itaat etmesi emir ve yasaklarını kollaması hep ibadetin kapsamında bulunur.

İbadet hususunda kullar olarak bizden istenen ibadeti yalnızca Allah’a ait kılmamızdır. İbadetin ne niyet kısmında ve ne de içeriğinde Allah dışı bir unsuru o ibadete karıştırmamak Allah’ın hakkıdır.

İbadetin niyet kısmında yapılan katışıklık:“gizli şirk” ; ibadetiniçeriğinde yapılan katışık davranışlara ise büyük ve küçük şirk denilmektedir.

Biz öncelikle büyük şirki ele alalım. Allah teala Kuranda “ Dikkat ediniz, katışıksız / halis din yalnız Allah’ındır.” (zümer, 3)

“Onlar tüm batıl inanışlardan yüz çevirerek dini yalnız Allah’a ait kılıp sadece Allah’a kulluk/ ibadet etmekle, namaz kılmak ve zekat vermekle emrolundular. İşte bu dosdoğru dindir.” (Beyyine) buyurmaktadır.

Bu ayetlerde konu edilen, şirkin tüm çeşitlerinden uzak kalmanın gerektiğidir. Bunun için ister niyette, isterse içerikte şirk unsuru bulunmamalıdır.

Büyük şirke sebep olan içerikteki şirk unsurları çok geniş bir husustur. Kısaca anlatmak istersek şunları söyleyebiliriz.

“İbadet olan herhangi bir hususta Allah’tan başkasına yönelmek, aracı yapmak, mutlak manada boyun eğiş, itaat, sevgi ve saygıyı Allah’tan başkalarına da duyup göstermek, Allah’ın hükmünden başka hüküm aramak, helal ve haram koymak” büyük şirk olarak kabul edilmektedir.

Bazı konularda söz ve davranış hatası olarak kabul edebileceğimiz “Sen ve Allah dilerseniz” ifadesi ya da nazar boncuğu vb. şeylerden medet ummak gibi içeriğinde şirk unsuru barındıran işler de küçük şirk olarak kabul edilmiştir.

Büyük şirk işleyen kimselerin, tevbe edip dönmedikleri takdirde ahirette ebedi cehennemlik oldukları bildirilmiştir. Küçük şirk yapan kimseler ise tevbe etmezlerse günahkar olur ve ahirette yaptıklarının hesabını vermeleri istenir.

Gizli şirk ise “riya”dır. Niyetin bozuk olması durumudur. Bir ibadet için yalnız Allah tealanın rızası kastedilmeyip “bilinsin” duyulsun, görülsün şeklinde insanın kalbine gelip yerleşen niyetler insanı “riya” denen duruma düşürür. Bu durumda Allah c.c. yapılan ibadetleri kabul etmez. Bundan dolayı riyakar kimse ahirette hiçbir şey elde edemez. Yaptıkları boşa gider. Perişan olur bedbahtlık yaşar.

Bir Müslüman şirkin her türlüsünü çok iyi tanımalı ve hepsinden uzak kalmalıdır.