27 Mart 2016 Pazar

TÜRKİYE’YE ACİLEN “DAVET VE EMRİ BİL MARUF” TEŞKİLATI GEREKİYOR!
“İçinizde Hayra( İslam’a) davet eden ve emri bil maruf ve nehyi anil münker vazifesiyle meşgul bir topluluk olsun! İşte gerçek kurtuluşa erenler onlardır.” (Kuran[1])
Son 3-4 yazımı dikkat ettiyseniz hep aynı konuya ayırmış durumdayım. “Davet ve Emri bil maruf ve  nehyi anil münker” konusuna…  İlk yazımda nasıl dilsiz şeytan olunacağını anlattım. Dilsiz şeytanlıktan kurtulmanın tek bir yolunun olduğunu onun da hakkı tavsiye emriyle ilgili olduğunu açıkladım. İkinci yazımda hakkı tavsiyenin üzerinde durdum. Dünkü yazımda ise hakkı tavsiye emriyle aynı boyutta olan emri bil maruf ve nehyi anil münker vazifesinin İslam dinindeki önemini maddeler halinde sıraladım. Şimdi söz şuna geldi. Peki ne yapmalıyız bu vazifeyi yerine getirmek için? İşte asıl soru budur! Ne yapılmalı bu vazifenin ifası  için?!!!
Bence acilen şurayı en önemli aygıtı kılan, ilim adamlarının desteğinde,  geniş katılımlı bir teşkilat kurulmalıdır.  Ve bu teşkilat İslam’a davet ve emri bil maruf ve nehyi anil münker işini ciddiyetle ele almalıdır. Bu teşkilat halkı doğru ve bilinçli bir şekilde irşat ve nasihat faaliyetleriyle din ve dünya ayrımı yapmadan her açıdan doyuma ulaştırmalıdır.
Buradan her kesim samimi müslümana sesleniyorum. Kardeşlerim ! Milletimiz büyük bir manevi boşluk içindedir. Bu boşluğu doldurabilecek tek çare “hakkı tavsiye” ve  “emri bil maruf”  vazifesinin tam olarak yerine getirilmesidir. Bunun yapılması için maddi va manevi olarak toparlanmaya, işi ciddiye almaya ihtiyacımız bulunmaktadır.
Evet.. Kanımca Türkiye’mizde acilen böyle bir teşkilatın kurulması gerekiyor.
Ve bu teşkilat  faaliyetlerine İslam’a davet, emri bil maruf ve nehyi anil münker, halkı irşat ve ümmete nasihat temelinden hareketle yön vermelidir.
Çünkü  bugün ülkemizde İslam’ın bu yüksek ve yüce “davet” kurumunu ciddi anlamda ele alan bir tane bile kuruluş yoktur. Bu iddiamda son derece samimi ve son derece ısrarlı olduğumu baştan söylemeliyim. Sokağa bakınız! Halka Davet ve irşat adına yansıyan hiçbir şey görebiliyor musunuz? Ben bütün samimiyetimle halka ve sokağa yansıyan ciddi bir “davet  ve emri bil maruf” hareketi göremediğimi belirtmek isterim.
Evet bugün bu işi ümmetin içinden hakkıyla yapacak fertlerin ortaya çıkması ve bu vazifeyi üstlenmeleri bütün ümmetin üzerine özellikle de Türkiye Müslümanlarının üzerine farzdır. Bu vazifenin terki ise en büyük vebaldir..





[1] Ali İmran, 104

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder